TMSF ve DDK’nin yetkilerini artıran kanun yürürlükte: Belediye başkanları görevden uzaklaştırılabilir mi?
Devlet Denetleme Kurulu ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun yetkilerini artıran, Cumhurbaşkanlığı’na bağlı olan DDK’ye her kademedeki kamu görevlisini görevden uzaklaştırma yetkisi veren düzenleme yürürlüğe girdi. Söz konusu düzenleme ile seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınmasının yolunun açıldığı belirtilirken, kayyum yetkileri tartışma konusu oldu.
Devlet Denetleme Kurulu‘nun (DDK) ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu‘nun (TMSF) yetkilerini artıran yasal düzenleme, 30 Ocak Perşembe günü TBMM Genel Kurulu‘nda kabul edildi. Kanun, bu gece Resmi Gazete‘de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Torba yasa içinde yer alan yeni düzenleme; Cumhurbaşkanlığı’na bağlı DDK’ye her kademedeki kamu görevlisini görevden uzaklaştırma yetkisi veriyor.
Yasadaki düzenlemeler şöyle:
“İlgili Kurul üyesi veya denetçi;
a) Denetlemeler sırasında denetimi güçleştiren veya engelleyen davranışlarda bulunan,
b) Görevde kalması halinde kamu zararını artıracağı anlaşılan,
c) Suç delillerini karartacağı anlaşılan,
ç) Kamu hizmetinin gerekleri yönünden görevi başında kalmasında sakınca görülen, her kademe ve rütbedeki görevliler hakkında görevden uzaklaştırma tedbirinin uygulanmasını yetkili makamlara önerebilir, memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında bu tedbiri uygulayabilir. Görevden uzaklaştırma tedbirine ilişkin gerekçeli yazı, görevden uzaklaştırılanın atamaya yetkili amirine, Kurul Başkanına ve diğer ilgililere bildirilir.”
“KAMU VE ÖZEL SEKTÖRÜ TÜMÜYLE TESLİM ALMA OPERASYONU”
CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Devlet Denetleme Kurulu ve TMSF’nin TBMM’den geçirilen torba yasayla olağanüstü yetkilerle donatıldığını belirterek, şunları söyledi:
“TMSF’ye ve Devlet Denetleme Kurulu’na verilen olağanüstü yetkiler, kamu ve özel sektörü tümüyle teslim alma operasyonudur. Kamu kurumları, belediyeler, STK’larda görevden alma, özel şirketlerde yönetime para ve mal varlığına el koyup kayyum atama yetkisi verilen 2 kurum, iktidarın yeni silahına dönüşüyor. Mesnetsiz suç isnatları, delilsiz ithamlar, gözaltılar, tutuklamalar, siyasi talimatlı soruşturmalarla yargı üzerinden yürütülen siyaseti dizayn planları, iktidarın beklentilerini karşılayamamış olmalı ki, planın kapsama alanı DDK ve TMSF memurlarına verilen olağanüstü yetkilerle daha da genişletiliyor. İktidara mesafeli özel sektör ve şirketlere de ‘şüphe’ gerekçesiyle TMSF üzerinden ‘mallarına, paralarına, varlıklarına el koyma’ tehdidiyle biat mesajı iletiliyor.”
DDK DÜZENLEMESİ
BBC Türkçe’de yer alan habere göre; Başkanlık sistemine geçilmesinin ardından, Anayasa‘nın 108. Maddesinde yapılan değişiklikle, DDK cumhurbaşkanına bağlandı, başkan ve üyelerinin de cumhurbaşkanı tarafından atanması öngörüldü.
Bu çerçevede 15 Temmuz 2018’de DDK’nin görev ve yetkilerini düzenleyen 5 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi (CBK) çıkarıldı. Kararnamede, Kurul’a her rütbe ve kademedeki kamu görevlileri görevden uzaklaştırma yetkisi de tanındı. Ancak Anayasa Mahkemesi, görevden uzaklaştırma yetkisini de içeren CBK’nin bazı maddelerini iptal etti. AYM, bu düzenlemelerin Anayasa’da öngörülmediği görüşüne yer verdi.
AKP, 10 Ocak’ta TBMM Genel Kurulu’na sunduğu torba yasaya DDK düzenlemesini de koydu. AKP’nin yasa teklifinde, düzenlemeye gerekçe olarak “AYM’nin iptal gerekçesiyle uyumlu olması açısından, ‘görevden uzaklaştırma’ tedbirinin memurlar ve diğer kamu görevlilerini kapsayacak şekilde düzenlenmesinin amaçlandığı” vurgulandı.
BELEDİYE BAŞKANLARINI KAPSAR MI?
Hukukçu Ersan Şen, 31 Ocak’ta kişisel bloğunda yer alan makalesinde bu konuya değindi. Şen, Meclis’ten geçen düzenlemede, “görevden uzaklaştırılanın atamaya yetkili amirine, kurul başkanına veya diğer ilgililere bildirileceği” hükmüne dikkat çekti.
Ersan Şen “Dolayısıyla madde kapsamının, atama yolu ile görev yapan kişileri kapsadığı, seçilme yoluyla görev yapanlara uygulanamayacağı sonucuna varılabilir” yorumunu yaptı.
Ancak Şen, DDK’nin zaten çok olan yetkilerine dikkat çekerek, hukuk güvenliği sorunu yaratabileceği, ayrıca keyfi uygulamaların önünü açabileceği uyarısında bulundu.
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ise, “belediye başkanlarını kapsayıp kapsamayacağı” konusunda farklı hukuki görüşler olabileceğini, ancak “kamu hizmetinin gerekleri yönünden görevi başında kalmasında sakınca görülen” ifadesinin belediye başkanlarını da kapsayabileceğini söyledi.
MUHALEFETTEN TEPKİ
Başta CHP olmak üzere muhalefet partileri, DDK’ye her kademe ve rütbedeki “kamu görevlisi” ile ilgili yapacağı denetimlerde “görevden uzaklaştırma” yetkisine sahip olacağını ve bunun keyfi uygulamalara yol açabileceğini belirtiyor.
Belediye başkanlarının seçilmiş olmakla birlikte “kamu görevlisi” olduğu, bu nedenle DDK’nin yargı yerine geçerek, keyfi görevden uzaklaştırma yetkisini kullanabileceği savunuluyor.
BBC Türkçe’ye konuşan CHP’li Gökhan Günaydın, İçişleri Bakanlığı‘nın belediyelere zaten kayyum atama veya görevden uzaklaştırma yetkisi olduğunu hatırlattı.
Günaydın, İçişleri Bakanlığı’nın bu yetkisini “soruşturma ve kovuşturma başlatılması” koşuluyla kullanabildiğine dikkat çekerek, DDK’ye verilen bu yetkiyle tüm yargı organları devre dışı bırakılarak, kamu görevlilerinin görevden uzaklaştırılmasının yolunun açıldığını söyledi.