AYM kendi kuruluş yasasına uymadı

Bunun üzerine avukat İsmail Sami Çakmak, Akçil’in “Anayasa Mahkemesi Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun”daki “Hakim, savcı, hakem sıfatıyla bakmış veya tanık ya da bilirkişi olarak beyanda bulunmuş olduğu davalara başkan ve üyelere bakamaz” düzenlemesine aykırı davrandığını belirterek AYM’ye şikayette bulunmuştu. AYM, söz konusu dilekçe üzerinden yesal işlem süresini geçmesine karşın herhangi bir işlem yapmadı.

Gazetemiz Cumhuriyet; AYM’nin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla çıkılan İstanbul Sözleşmesi’ne yönelik yürütmenin durdurulması ve iptali istemiyle ilgili verilen “kabul edilemez olduğu” yönündeki kararında, “Anayasa Mahkemesi Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunu”nu çiğnediğini gündeme getirmişti.

Erdoğan’ın imzalı 2021’de Resmi Gazete’den yayımlanan kararla Türkiye’nin sözleşmeden geri çekilmesine yönelik idari yargıda davlar açılmıştı.

Bu kapsamda hukukçu Ali Suat Ertosun, kardeşi Süheyla Ertosun adına 2021’de söz konusu kararın yürütmesinin durdurulması ve iptali için Danıştay 10. Dairesi’ne dava açtı. Ancak Danıştay 10. Dairesi, öngörülen koşulların bu aşamada gerçekleşmediğini belirterek Eylül 2021’de yürütmenin durdurulması talebini reddetti.

Ret kararının altında ise o dönem Danıştay 10. Daire başkanı olan Yılmaz Akçil’in imzası bulunuyordu.

Ertosun’un itiraz başvurusu da yine reddedilince Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na (DİDDK) kararı taşısa da DİDDK de ret kararı verdi. Bunun üzerine Ertosun konuyu, Mayıs 2023’te AYM’ye taşıdı.

Bu gelişmenin yanı sıra Akçil, 30 Ocak 2024’te Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla AYM’ye üye olarak atandı. Ertosun’un AYM’ye başvurusunu Akçil ile AYM Üyesi Muhterem İnce inceledi. Ertosun’un başvurusu 20 Kasım’da karara bağlandı. AYM, başvurunun “yetkisizlik kararıyla” kabul edilemez olduğuna hükmetti. Söz konusu kararın altında yine Akçil’in imzası bulunuyor.

İŞLEM BAŞLATILMADI

Bu kararın ardından avukat İsmail Sami Çakmak, Akçil hakkında AYM’ye 26 Kasım’da “Anayasa Mahkemesi Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun”nun “Hâkim, savcı, hakem sıfatıyla bakmış veya tanık ya da bilirkişi olarak beyanda bulunmuş olduğu davalara başkan ve üyelere bakamaz” hükümünden hareketle “yasaya aykırı davranmak”, “yasa hükmünün yok sayılmasına yol açmak” ve “görevi kötüye kullanmak” suçlarından şikayette bulundu.

AYM, yasal süreyi geçmesine karşın şikâyete ilişkin herhangi bir işlem yapmadı. Bunun üzerine Av. Çakmak önceki gün AYM’ye dilekçe yazarak Akçil hakkında başvuru konusu suçun sabit ve belgeli olduğunu vurgulayıp, “İlgili başvurum konusunda bir işlem yapılıp yapılmadığının, bir işlem yapılmayacak ise bu durumun gerekçeli olarak tarafıma bildirilmesini diler ve isterim” dedi.