CHP’nin oğul seçimlerinden 47 yıl sonra ilk defa birinci parti olmasına rağmen partiyle ilgili her hafta Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Lideri Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu gibi isimler üzerinden farklı savlar ortaya çıkıyor. Bu isimlerle “parti içi tartışmalar ve cumhurbaşkanı adaylığı” şeklinde bahislerle konuşuluyor.
CHP idaresi tüm bu tartışmalara karşı “parti içinde bu şekilde bir konunun olmadığını” vurguluyor. Bu durum kanıt olarak son yapılan tüzük kurultayını gösteren idareden isimlerle “Kurultay öncesi de ‘Genel başkan seçimi için imza toplanacak. O isimle şu isim hengame ediyor. Tüzüğe büyük itirazlar olacak’ üzere haberler yapılıyordu. Lakin tarihimizde ender olarak bir uzlaşıyla tüzüğümüzü kabul ettik. Tüm örgütümüz ve üyelerimiz de bu sürece katkı verdi” diyor.
Son kurultaydan sonra yapılan tartışmaların “kötü niyetli olduğunu” söyleyen parti kurmayları “Bunları artık yanıtlamak bile istemiyoruz. Zira parçaların bir bedeli yok ve hepsini takip etmeyen zamanı ayıramayız. Bize umut bağlı, bizden uzakta olan beşerler var. Evvelki genel seçimlerde beşerler büyük bir hayallere uğradı. O devrin yanılgılarını yapma, kısır tartışmalara lüks takılmamız yok. Biz olayların ayrıntılarını sorumlulukta davranıp bunları vakit ayıramayız. Tek fikrimiz var o da partimizi bir sonraki seçimlerde iktidar yapmak. Tüm emeğimizi de bundan ayırmıyoruz” değerlendirmesini yapıyor.
Parti içinden her hafta çıkan bu farklı tezlerle ilgili idareye “Dağınık manzarayı toparlayamıyorlar” eleştirisi yapılıyor.
‘GÜNLÜK KRİZ’ VURGUSU
Bazı partililer mevzuyla ilgili “Parti içinde Ekrem Bey’i, Mansur Bey’i, Özgür Bey’i ve Kemal Bey’i destekleyen başka farklı beşerler bulunuyor. Genel merkezdeki boşluklar dönmeyince de değişimler büyüyor. Kurultayda tüzüğün kabulü ortalığın süt limanı olduğunu göstermiyor. Zira bu dağınıklığı görmezden gelen bir anlayış var. O nedenle tüzük kurultayı sırasında Mansur Bey’in ‘Ekrem mi, Mansur mu diye yakılan fitne ateşine odun atıyorsun’ krizi çıktı. Sorunun ihmal edilmesiyle birlikte günlük krizler ortaya çıkıyor. Sorunu çözecek olan genel merkez. Bütünleyici, kapsayıcı bir lisans kullanmaları gerekiyor” yorumunu yapıyor.