Olay, 29 Ocak 2024 tarihinde merkez Yıldırım ilçesi Esenevler Mahallesi’nde yaşandı. Edinilen etkiye göre, Turgay Kındaç, boşanma aşamasında olduğu eşi Seher Kındaç (42) ile tartışmaya devam eden eşinin kardeşine, ‘Ablanı öldürüyor’ diyerek mesaj attı. Mesajı gören kız kardeşinin ihbarı üzerine eve gelen sağlık ekipleri yerde hareketsiz yatan Seher Kındaç’ın olayının hayatta olup olmadığı belirlendi.
Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, şüpheli Turgay Kındaç cinayetinden bir gün sonra Şehir Meydanı’nda gözaltına alındı. Emniyette suçunu itiraf eden Turgay Kındaç’ın boşanma aşamasında eşinin kırılmalık olarak öldürüldüğü belirtildi, “Eşim burada 2023 yılının son günü Metehan diye geçirdiği sürenin fotoğrafını çektirdikten sonra sosyal medyada paylaştı. Olayın yaşandığı gün sabah yine tartışma çıktı ve patlamanın başına merdane ile vurdum sonra da boğdum. Ancak neyle boğduğumu kullanıyorum” dedi.
EŞİNİ ÖLDÜRDÜKTEN SONRA TELEFON SATMIŞ
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada Seher Kındaç’ın otopsi raporuna yer verildi. Yayınlanan raporda merdane ile başına vurulduktan sonra iple boğularak öldürüldüğü, çenesinde ve boğaz kısmında kanamalı kırıkların olduğu belirtildi. Suçunu itiraf eden sanık eşi Turgay Kındaç’a ‘Eşe karşı kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi talep edildi. Eşini öldürdükten sonra, cep telefonu ve kredi kartını alan sanığın, karttan para çekme ve cep telefonunu da şeytan Turgay Kındaç’a ‘Nitelikli yağma’ ve ‘Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılmasına olanak sağlaması yarar sağlama’ suçlarından da 15 yıla kadar hapsi istendi.
Öte yandan, Google’da Turgay Kındaç’ın eşini öldürmeden önce, “İple insan boğmak ne kadar sürede gerçekleşir” diye arama yaptığı ortaya çıktı.
“KISKANÇLIK NEDENİYLE ÖLDÜRDÜM”
1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada ilk kez hakim karşısında çıkan Kındaç, salondaki 2 oğlundan özür dileyerek yaptığı savunmada, “Eşimi çok sevdiğim, kırılmalık nedeniyle öldürülmüş, İş yerinden M. isimli bir arkadaşına fotoğraf çekmiş ve kalp yollamıştı. Kıskançlık miktarı. Gündelik yaşadığını düşünerek telefonunu kontrol ettim. Bunları kabul etmeyi göze aldım. Ona olan sevgimi kanıtlamak için olay günü çamaşır suyunu içip, fare zehri yedim. Tartışmaya devam ederken, beni tahrik eden, kışkırtıcı cümleler kullanıldı. Mutfakta, çaydanlığın üzerinde bulunan beyaz bezi köyü Seher’i yere yatırıp, bez ile boğarak öldürdüm. Bunları hak etmemiştim” denilerek öğrenildi.
Duruşmada konuşan çiftin oğlu Hüseyin Kındaç (24), evlilikten 3 ay önce evden artık özgürlüğünü ve ailesinden ayrı kalmak üzere ayrıldığını belirtti, “Borçları borçla kapatılıyordu. Annemin kartlarını kullanıyordu. Eve sürekli performans sergiliyordu. Evin geçimin yardımcı olmuyordu. Bu adam, şiddete yöneliyor bir insandı. Annemi demir sopayla dövmüş, annem bunu bize sonradan söylemişti” diye konuştu.
Çiftin diğer oğlu Hürcan Kındaç (21) ise ifadesinde, “Annemden M.’yi duymuştum. M., anneme ‘Abla’ diye hitap ederdi. Bu ürünleri bize anlatıyordu. Sanık, annemin telefonunu alıp, sürekli oradaki hesaplardan harcıyordu. Annem bana telefonunu Şifresine kadar kötü şeyler yoktu, annem telefonunu, babamın kartlarını alıyor, harcama yapıyordu diye konuştu.
Sanığın her 2 oğlu da şikâyetçi olması, mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamınadip, duruşmayı bir geçmiş tarihe erteledi.