Sağlıklı toprak, sağlıklı mahsul, sağlıklı insan

Rejeneratif tarım, dünyada tarım alanındaki en yeni trendlerden biri. Hedefi tarımda kullanılan toprakların şartlarının güzelleştirilmesi, bu nedenle rejeneratif tarım yani ‘onarıcı tarım’ ismiyle anılıyor. Zira gerçekleştirilen uygulamalarla toprağın daha verimli hale gelmesinin yanı sıra mikrobiyolojik yapı yine ülkü haline dönebiliyor. Son yılların trendi olan bu tarım çeşidi sıklıkla sürdürülebilir tarım ya da organik tarımla karıştırılabiliyor. Lakin onarıcı tarım uygulamaları ve onarıcı tarımın maksatları epey farklı.

Sürdürülebilir tarımda toprağın işlenmesiyle ilgili rastgele bir prensip yokken onarıcı tarımda vurgu büsbütün topraktan yana. Birebir vakitte onarıcı tarımın kapsamında hayvancılık da var. Hayvanların ziraî ormanlarda otlaması üzere kurallar mevcut.

Uzun yıllar çiftliğinde hem tarım hem de hayvancılıkla ilgilenen Veteriner Anne markasıyla tanıdığımız Merve Bektaş’a onarıcı tarımı ve neler yaptıklarını sorduk.

BÖCEKLER SAVAŞIYOR

– Biz üretimimizi yüzlerce yıllık geçmişi olan doğal cet tohumlarıyla başlatarak ilaç kullanmadan, büsbütün doğal takviyelerle yapıyoruz. Kompost üretimiyle başlayarak evvel toprağı besliyoruz. Yalnızca sağlıklı toprakta sağlıklı mahsuller üretilebileceğine inanıyoruz. Toprak sıhhatini yaptığımız doğal karışımlarla devamlı destekliyoruz.

– Ziyanlı böceklere toprağa ziyan veren zirai ilaçla değil, onları doğal biçimde baskılayan öteki cinste böceklerle karşılık vererek doğal habitatlar kuruyoruz. Biz tabiatın konut sahipliğinde ona konuk oluyor ve onunla üretiyoruz.

– Öte yandan tabiatta yanılgı yapan hayvan olmadığına inanıyoruz. Onlara en doğal ömür alanlarını sunduğunuzda onlar da kusursuz bir halde size karşılık verecektir. Keyifli hayat alanlarında istikrarlı bir halde beslenerek huzurlu olmaları bizim en büyük dileğimiz. Ürettiğimiz sütler âlâ ve sağlıklı beslenmiş ineklerimizin bize armağanı.

– Toprak ve toprak içinde yaşayan canlılığa son derece kıymet veriyoruz. Yapmış olduğumuz tarım sisteminde hiçbir kimyasal ilaç kullanmıyoruz. Toprağı kimyasal gübrelerle öldürmek yerine toprağı güzelleştirmeye odaklanıyoruz.

– Klasik tarım uygulamalarının tersine, toprağın organik unsur içeriğini arttırarak, su tutma kapasitesini yükselterek ve erozyonu önleyerek toprak sıhhatini destekliyoruz. Bu sistem toprağın verimliliğini arttırıyor ve bitkilerin daha sağlıklı büyümesini sağlıyor.

– Rejeneratif tarımın başka usullerden en değerli farklarından biri de toprak mikrobiyomunu zenginleştirmesi ve toprakta yaşayan yararlı organizmaların popülasyonunu arttırması. Bu sayede, toprak verimliliği artıyor ve ziraî üretimde kalite ve verimlilik sağlanabiliyor.

– Toprağı kendi bağışıklık sistemimiz üzere düşünebiliriz. Bağışıklık sistemimiz ne kadar güçlüyse biz de hastalıklarla o kadar güçlü baş ediyoruz. Toprak ne kadar sağlıklıysa üzerinde yetişen bitki de o kadar sağlıklı ve verdiği meyve-sebzeler bir o kadar yararlı oluyor.

– Özetle gayemiz, toprağın doğal yapısını ve fonksiyonelliğini yine oluşturarak ekosistemlerin sıhhatini ve dayanıklılığını arttırmak.

Bu da uzun vadeli bir sürdürülebilir tarım sistemi oluşturur ve iklim değişikliği üzere global zorluklarla uğraşta değerli bir rol oynar.