“Dolar yeterince artsa tekstilci Mısır’a yatırım yapmazdı”
Başta asgari ücret olmak üzere düşük maliyetler ve yeterli devalüasyon olduğu için ürünlerini kârlı bir şekilde satabilen sanayicinin yatırım için Mısır’ı tercih ettiğini söyleyen Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren, “Oysa genel…
Bitlis’te tamamlandığında bin 500 kişilik istihdam sağlayacak fabrika açtıklarını aktaran Eren Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Eren, çalışanların ağırlıklı olarak kadınlardan oluşacağını söyledi.
Katıldığı Bloomberg HT yayınında değerlendirmelerde bulunan Ahmet Eren, Mısır’da asgari ücretin düşük olduğunu belirterek, “Orada yatırım yapan arkadaşlar diyorlar ki ‘burada asgari ücret oldukça düşük Türkiye’ye nazaran ve yeteri kadar devalüasyon olduğu için kârlı bir şekilde satabiliyoruz’. Oysa genel Türkiye’de hemen hemen ihracatla ilgili bütün sektörlerin ızdırabı yeteri kadar doların veya yabancı paranın artmaması. Artsaydı belki bu göç bu kadar hızlı olmazdı” diye konuştu.
Eren, sanayiciye finansmana erişim konusunda yardımcı olunması gerektiğini de dikkat çekti.
“Dolar yeterince artsa tekstilci Mısır’a gitmezdi”
Konfeksiyona dayalı bir ürün ihracatının odaklandığı ülkelerin genellikle 3.sınıf ülkeler olduğunu söyleyen Eren’in dile getirdiği konu başlıkları özetle şöyle:
Ben Mısır’a gitmiş olan tekstilci arkadaşlarımla da görüştüm. Diyorlar ki burada asgari ücret oldukça düşük Türkiye’ye nazaran ve yeteri kadar devalüasyon olduğu için kârlı bir şekilde satabiliyoruz. Oysa genel Türkiye’de hemen hemen ihracatla ilgili bütün sektörlerin ızdırabı yeteri kadar doların veya yabancı paranın artmaması. Artsaydı belki bu göç bu kadar hızlı olmazdı. Ama şimdi Türkiye öyle bir durumdaki kuru da artırmak istemiyor çünkü kur arttığı zaman enflasyon yükseliyor ne var ki burada kurun üzerine asıl baskıyı cari açık yapıyor.
Konfeksiyona dayalı bir ürün ihracatının odaklandığı Ülkeler genellikle 3.sınıf Ülkelerdir. Vietnam’a, Bangladeş’e, Mısır’a bu iş gittikçe yayılıyor. Türkiye’nin de ucuz işgücü Ülkesi olmaktan elbette çıkması lazım. Daha teknolojik ürünlere yönelmemiz lazım.
Cari açığın kapatılmasında para politikasının rolü ikinci derecededir, birinci derecede cari açık uzun dönemde yapısal reformlarla, sanayi planlarıyla, orta vadeli planlarla, eğitim politikasıyla yani bunları topluca ele alıp uzun vadede kapatabilirsiniz cari açığı. Yoksa ucuz TL’ye dayanan bir politikayla ihracatı sürdüremezsiniz.
Bakanı krediye erişim konusunda ziyaret ettik
Özellikle finansman tarafında ihracatçıya yardımcı olunması gerekilir bu maksatla ünlü ve 3 milyar doları aşan bir ihracatı olan bir firmanın sahibiyle birlikte Bakan Şimşek’i ziyaret ettik, benim de onunda talebi ihracatçılara özellikle finansmana erişim konusunda Eximbank kredileri konusunda destek olunmasını rica ettik, Bakan Şimşek de bu konuya eğileceğini söyledi.
Artan faizler maliyetlere yansıyacaktır. İktisatta piyasa ekonomisini seçtiysek ve artı demokrasi, bu ikisinin içinde yaşıyorsak, reel faiz mutlaka pozitif olmalıdır. Enflasyon yüzde 60 ise faiz oranı yüzde 65 olmalıdır ki millet tasarruf etsin ve faize parasını yatırsın.
Ürünler enflasyon seviyesinde artmadı
Bizde markalı ürünler var ve uluslararası fiyatlar neyse o seviyede kalmamız isteniyor. Ancak yıldan yıla mukayese edersek bizim fiyatlarımız enflasyon seviyesinde artmadı, enflasyonun altında kaldı. yüzde 44 civarında bir artış oldu biliyorsunuz enflasyon yüzde 60’lar seviyesinde.
Türkiye’de ve yurt dışında toplamda 5 yıl içinde mağaza adedimizi bin 100’e çıkarmayı hedefliyoruz.