BDDK’dan TL ticari kredi kullanımına ilişkin açıklama

BDDK, Döviz varlıklarının TL karşılığı 15 milyon TL’yi aşmayan şirketlere kredi kullanım durumunda, döviz varlıklarını 15 milyon TL üzerine çıkarmama kararı hakkında bankalara ilave açıklama getirdi.

BDDK tarafından yapılan açıklamada, şirketlerden alınacak beyan ve taahhütlerin, 30/6/2022 tarihinden itibaren (30/6/2022 dahil) geçerli olacak şekilde alınması gerektiği belirtildi.

Bu çerçevede, 30/6/2022 tarihinden (30/6/2022 dahil) itibaren kullandırılmış ve kullandırılacak kredilerde; YP nakdi varlıkların esas alınması ve bu krediler için söz konusu Kurul Kararının eklerinde yer alan beyan ve taahhütlerin alınmış olmasının gerekmekte olduğu belirtildi. Bu tarihten önce alınan taahhüt ve beyanların kontrol edilmesi konusunda bankaların bir sorumluluğunun bulunmadığı açıklandı.

Yapılan açıklamada, şirketlerden alınan beyan ve taahhütlerin hatalı ya da gerçeğe aykırı olması durumunda, sermaye yeterliliği hesaplamalarında söz konusu şirketlere yüzde 500 risk ağırlığı uygulamasının kaldırılması talebinin uygun görülmediği kaydedildi.

Yazıda, 30/6/2022 tarihinden sonra kredi kullandırımı yapılacak şirketlerden alınması gereken beyan ve taahhüdün, daha sonraki kredi kullandırımları dâhil kredi ilişkisi devam ettiği sürece yenilenmesinin gerekmediği belirtildi.

Ayrıca, kredi başvuru tarihini izleyen 3 aylık dönemdeki YP net pozisyon açığı kadar kredi kullanacak müşterilerden, kredi kullandırımı sırasında YP net pozisyon açığı bilgisinin edinilmesi gerektiği tabii olsa da, bu bilginin söz konusu beyan ve taahhüt metnine eklenmesine gerek olmadığı açıklandı.

Açıklamada KMH, diğer rotatif nitelikli krediler ve kurumsal kredi kartlarından nakit çekimi yoluyla veya gün içi ve gecelik krediler yoluyla kullandırılan kredi tutarları belirlenirken, ay sonları itibarıyla önceki ay sonuna göre toplam nakdi kredi bakiyesindeki artışın esas alınması gerektiği belirtildi.

Diğer taraftan, beyan ve taahhüt karşılığında tahsis edilen kredinin, kullanımını takip eden 3 aylık takvim dönemi bitmeden kapatılması durumunda dahi, şirketin beyanını teyit eden onayın, kredinin kullandırıldığı 3 aylık takvim dönemi sonunu izleyen ayın son iş günü akşamına kadar bankaya sunulmasının gerektiği vurgulandı. Ancak, şirkete kapatılan kredi dışında yeni kredi kullandırımı yapılmadığı müddetçe, sonraki 3 aylık takvim dönemleri itibarıyla kredi kullandırım şartlarının sağlandığına ilişkin belge temin edilmesine gerek olmadığı belirtildi.

Son olarak, alıcı statüsündeki şirketin kredilendirilmesi suretiyle satıcıya ödeme yapılan ve ticari fatura bazında işleme alınan bildirimsiz gayrikabil-i rücu faktoring işlemlerine muafiyet kapsamında değerlendirilmediği açıklandı.