Cumhuriyet siyasi aktörlerine şu soruyu sordu: Meclis’te ‘sürece’ hangi partiye nasıl bakıyor?

MHP lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Partililerle tokalaşmasının akabinde terör örgütü PKK’nin elebaşı Abdullah Öcalan’a yaptığı “Çıksın, terörü bittiğini ilan etsin” daveti “yeni tahlil süreci” tartışmalarını da beraberinde dile getirdi. Tahlil süreci döneminde İçişleri Bakanı olan Efkan Ala, hususa ait “Çözüm süreci masamızda yok” derken, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, kelam konusu tartışmalara ait “Yumuşama, normalleşme, tokalaşma hangi davranış ve lisan referans verilirse verilsin Türkiye’de ne öncekiki uygulama emsal ne de yeni versiyonla bir çözüm süreci olmaz, olamaz” açıklamasını yaptı.

Siyasi partilerden ise kelam tartışmalara yönelik farklı görüşler ortaya atıldı.

Cumhuriyet’e konuşuyor Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Lider Yardımcısı Mehmet Altınöz, “Biz bu parçaların konjonktürelleşmesini yanlışsız bulmuyoruz. Anayasa tartışmalarının olduğu bir devirde ama türlü bir sürecin tekrar girilmesi samimi değil. Bunun onun zamanı yürümesi gerekiyor. Biz toplumun tüm kesitlerindeki fikirlere karşı sürdürülebilir olmalıyız” dedi.

Altınöz, “Ülkede yaşayan, bu ülkenin vatandaşı olan herkesin ulusal görüşçü olduğunu düşünüyoruz. Ulusal görüş şahsa sunulanlar bir görüş değil. Bu ülkelerde yaşayan beşerler olarak da huzur, barış ve kardeşlik istiyoruz. Ülkenin âlâ ve adil birikimlerini istedikleri” kullanıldı. Tüm dünyadan parlementoda temsil edilmenin dışında çizen Altınöz, “Barajın seçmenlerini, siyasi tüm görüşlerin parlementoda temsil edilebilmesini, parlementoda demokratik bir biçimde tüm sorunların konuşulmasını ve tahlile kavuşturulmasını isteyen bir partiyiz. ‘Sen hainsin, sen teröristsin’ diye karalayıp, sonrasında yaşanan vakit da ilgiye yaklaşmayı etik buluyoruz” diye konuştu.

‘BU ACEMİ PİYESTE DÜZGÜN PARTİ’NİN YERİ YOK’

İYİ Parti Ulusal Güvenlik ve Göç Politikaları Başkanı Cenk Özatıcıda “’Altay’lardan Tuna’ya’ uzanan Türk milleti yerine, ‘Kandil’den İmralı’ya’ uzanan bir öyküyü tercih edenlerin vahim halleri ortadadır. Merkezinde HÜDAPAR’ın ve Dem’in olduğu, senaryosunun 2013-2015 yıllarında İmralı tutanaklarında terörist başı Öcalan tarafından yazıldığı acemi bir piyes var” dedi.

İYİ Parti Genel Lideri Müsavat Dervişoğlu’nun kelamının GÜZEL Parti’nin kelamının olduğunu söyleyen Özatıcı, “Bu acemi piyeste YETERLİ Parti’nin yeri olmayacak ve olmayacak. Biz bunlara direneceğiz. Suriye, Lübnan, Irak kaybetmek için, kısaca cumhuriyet olmak için direneceğiz” ifadesini kullandı.

Özatıcı, “İYİ Parti olarak en pahalı beri ne dedik? Tek adam rejimini değiştirmez, onu tahkim edecek hiçbir değişiklik değişikliğine değişmez. Erdoğan’a ömür boyu tek adamlık sağlayacak; çok kökenli, çok bölgeli, ve çok hukuklu bir federatif yapıyı temel alacak; Atatürk’ü, Türk ulusal rejimi, anayasanın temel ilkelerini, özünü ve ruhunu amaçlayan alan her türlü melun girişimine karşı bizi GÜZEL Parti’yi karşılarında bulabilirler” diye konuştu.

‘CHP’DEN DAYANAK BULAMAYACAĞINI ANLADI’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm bu gelişmelerin dileklediği bir amaç olduğunu vurgulayan Özatıcı, “Sayın Erdoğan Anayasa’yı baştan sona değiştirmek istiyor. Bunun nedeni ise çok kolay, Sayın Erdoğan’ın kurtuluşu kadar ölene kadar Cumhurbaşkanı olmak istiyor. Fakat bir anayasa manisi var” tabirlerini kullandı. Özatıcı, “Gelinen CHP’nin bulunduğu yerde yürütülmek isteniyor, bu yumuşama normalleşme süreci akamete uğradı. AKP’nin yeni oluşum süreci CHP’den umduğu ayarlanabilir bulunamayacağı. Hasebiyle AKP-MHP’yi yedeklemek için geriye sadece DEM Partisi seçeneği kalmıştı. Yani uzatılan el, aslında denizde yaşayanların yılanın uzattığı eldi” dedi.

‘PKK’NİN SİLAH BİRAKMASINI HERKES İSTER’

Gelecek Partisi Genel Lider Yardımcısı ve Muğla Milletvekili Selçuk Özdağise “Eğer bir tokalaşmayla halledebiliyorlarsa halletsinler. PKK’nın silah bırakmasını herkes ister. Bir önceki analiz sürecinin başlangıcı doğruydu ancak daha çok yanlıştı. Türkiye’nin yönetiminin kendi iç ulusal birliği ve beraberliğini, gerçek demokrat olarak, hukukun refahı ve insan haklarına, denetlenebilirlik ve hesap verebilirliğine inanarak ve bunu gerçek para yapmaları gerektiğini anlattı” diye.

‘2009’DAKİ ÜZERE OLMAZ’

Türkiye’nin var olan siyasetinin siyaset kurumunun tesirli olması yoluyla ortaya çıkmasının ona vakit kazandırdığını vurgulayan Saadet Partisi TBMM Küme Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Bülent Kaya“Yeniden bir analiz süreci 2009 yılındaki genişlemeden oluşur. Zira o vakitle şimdiki vaktin dinamikleri farklı. O periyot içindeki çatışmayı sona erdirmeye yönelik bir durum ve demokratikleşme atakları temel motivasyondu. Bugün mümkün olan bir tahlil süreci olursa, Irak ve Suriye’deki hudut güvenliğimiz ve oradaki yetkilerin Türkiye’nin müdahil olması konusu söz konusudur. Yani 2009’daki süreç motivasyonu iç kaynaklı iken bugün bir süreç başlarsa, dış mümkün tehditlere yönelik bir gelişmenin geleceğine dair işaretler var” dedi.

‘DEM PARTİ ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI’

geçmişteki dinamiklerle mevcut durumun farklı olduğunu söylüyor DEVA Partisi İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, “PKK terörizminin silah bırakması ve terör hareketlerinin tam manasıyla sonlandırıp Türkiye’den bütün yasa dışı ögelerini çektiğini ilan etmesi ve bunun gerekliliğini yapması durumunda Türkiye’nin en değerli ulusal güvenliğinin başında gelmekte. Münasebetiyle bu birlikteliğin adımlarını desteklemesi gerekiyor ama geçmişte yapılanlar yanlışlardan da çekinmek gerekiyor. Geçmişte PKK ile yapılan müzakerelerde PKK’nın terör örgütü vasfı gözlendi. Bugün olası süreçte DEM Parti de üzerine düşeni yerine getirmeli. Türkiye Artık’de çatışmanın hiçbir tabanında değildi ve PKK’nın silah bırakması konusunda DEM parti tavrı almalı. Türkiye’nin demokratikleşmesi ve Kürtlerin saygın bir kimlik olarak kazandığı ustalık eksikleri var. Bunlar esasen Türkiye’nin yapısında. Ulus devlet anlayışı Türkiye’de yaşayan tüm farklılıklar kuşatacak bir biçimde rahatlatılmalıdır. Şu anda iktidarın demokrasiden ve hukuk sisteminden uzak davranışlar var. Bundan sonra yapılacak adımların tahlil süreci olarak adlanlaştırılması gerçek değil. Tahlil sürecinin yanılgıları dikkate alınmadan yeni bir süreç başlatılmalıdır” tabirlerini kullandı.