‘Gelecek için eczaneler’ yeşilleniyor
L’Oréal’in uzun zamandır gündeminde ‘yeşil bilim’, ‘yeşil inovasyon’ gibi kavramlar var. Sürdürülebilirlik hedefleri keskin, karbonsuzlaşma yolculuğu net olan şirketlerden biri. Geçtiğimiz günlerde L’Oréal Türkiye Ülke Genel Müdürü Sinem Sandıkçı Gökçen bu çalışmaları anlattı.
Söze “Tüketicilerin yüzde 76’sı iklim değişikliği konusuda endişeli. Meseleye hepimizin elini taşın altına koyması gereken bir durum olarak bakıyor, çalışmalarımızı da her alanda hızlandırarak bilim, teknoloji ve insan odağında sürdürülebilirliğe yeni bir boyut kazandırıyoruz. Bu ana başlıklar altında yürüttüğümüz çalışmaların sürdürülebilir bir dünya için itici güç olacağına inanarak yolumuza devam ediyoruz” diyerek başladı.
Karbonsuzlaşma hedeflerini, dünyaya yeni bir kavram getirerek ‘dijital karbon emisyonu’ ölçümlerinde kat ettikleri yolu, su tasarruflu duş başlığı Gjosa gibi start-up’lara yatırım yaparak yeşil inovasyona verdikleri desteği, doldurulabilen parfüm şişelerini uzun uzun anlattı. Beni en çok etkileyen ise birçoğumuzun da dikkatini çeken eczanelerdeki kaynak kullanımına ilişkin projeleri oldu.
500 ECZANE İLE ÇALIŞILDI
Projenin adını “Gelecek için Eczaneler” koymuş L’Oreal Türkiye. Sinem Sandıkçı Gökçen, Sürdürülebilirlik Akademisi ve Bureau Veritas ile işbirliği yaptıklarını belirterek 500 eczane ile yola çıktıklarını söyledi. Proje ile ilgili şu bilgileri verdi: “Program, eczanelerin Çevre, Enerji, Su, Atık, Tedarik Zinciri, Müşteri Geri Bildirimi ve Ekip Yönetimi başlıklarında somut aksiyonlar almasını hedefliyor. 2023’teki pilot çalışmada beş eczane , bir eczane bronz sertifika aldı. Şimdi projeyi yaygınlaştıracağız.”
Sandıkçı eczanelerde yapılan çalışmanın bir benzerinin de kuaför salonları için yürütüldüğünü söyledi. Bu çalışmanın da ilk etabı 17 salon ile tamamlanmış.
Sandıkçı’nın verdiği bilgiye göre sosyal ve çevresel sorunların iyileştirilmesi için 200 milyon ’dan fazla fon ayıran L’Oréal Grup, bu fonun 50 milyon Euro’luk kısmını 1 milyon canlı türünün yok olması tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu göz önünde bulundurarak ormanlar, denizler ve sulak alanlar da dahil olmak üzere kaybolan ve bozulmuş habitatların onarılması için ayırdı.