Karadağ hezimetinin akabinde olay kelamlar: Ülkede kimse farkında değil | Kuntz geri mi döndü?

A Ulusal Ekibimiz, Uluslar B Ligi’ndeki son maçında Karadağ deplasmanına çıktı. Kazanması halinde B Ligi’ni liderlik koltuğunda tamamlayacak olan Ay-Yıldızlılar, rakibine 3-1 mağlup oldu ve büyük bir fırsatı tepti.

A Ligi’ne yükselmek için mart ayında play-off oynayacak olan ulusalların Karadağ karşısında aldığı yenilgiyi muharrirlerimiz Uğur Meleke ve Engin Kehale mercek altına aldı.

İşte yapılan değerlendirmeler…

Uğur Meleke: Montella’nın içine Kuntz kaçmış gibiydi

Kamuoyunda Uluslar Ligi’nin değeri konusunda tuhaf bir yanılgı var. Bu maçların neden oynandığını (maalesef spor profesyonelleri dahil) kimse bilmiyor üzere. Dünya Kupası’na hiç değinmeden, Uluslar Ligi’ni sırf kategori ve sıralama için oynuyormuşuz üzere berbat bir hava kelam konusu. Uluslar Ligi A kategorisini birinci ikide bitiren sekiz grup, Dünya Kupası elemeleri kura çekimine direkt seri başı olarak girdiler. Sonraki torbalarda da hem FIFA sıralaması, hem de Uluslar Ligi play-off çeşidi tesirli olacak. Karadağ üzere gruplar de katiyen amaçsız değiller. Tahminen Uluslar Ligi’nde küme düştüler ancak Dünya Kupası torbalarındaki durumlarını yükseltmek için herkes kazanmaya çalışıyor maçlarını.

3 PUAN iÇiN ÇIKMALIYDIK

Ayrıca tüm bunlardan daha değerlisi şu: Dünya Kupası elemelerinde birinci ikiye giremeyecekler için, Uluslar Ligi’nden tam 4 play-off bileti fırsatı kelam konusu. Ve bu biletler de Uluslar Ligi genel puan tablosuna nazaran verilecek. Biz dün gece Karadağ maçına beraberlik değil galibiyet amacıyla çıkmalıydık. Ve bunun sebebi yalnızca A Ligi’ne yükselmek değil; Dünya Kupası play-off opsiyonunu da cebe koymak olmalıydı. Şayet dün Karadağ’ı yenip kümesi 14 puanla başkan tamamlasaydık, Uluslar Ligi genel tablosunda 18’inci basamakta yer alacak ve çok çok büyük ihtimalle 2026 Dünya Kupası play-off opsiyonunu cebe koyacaktık. Ve sanırım ülkede hiç kimse bunun farkında değil.

OYUNU GERÇEK OKUYAMADIK

Beni dün temel üzense şuydu: Yalnızca spor kamuoyu değil güya futbolcularımız da, hocamız da Uluslar Ligi’nin kıymetinin farkında değil! Dün birinci devrede tahminen oyunu hakikat okuyamadık, tahminen taban ve hava şartları berbattı. Bunlar anlaşılabilir. Lakin Montella’nın birinci 3 değişikliğinin stoper, bek ve ön libero olması, 3-1 geriye düşene kadar oyuna hamleci sokmaması inanılmaz.

KARiYERiNiN EN BERBAT GÜNÜ

Ben Montella’yı Roma’da santrfor oynadığı günlerden beri izliyorum, anlatıyorum, yazıyorum. Dün yalnızca Türkiye devrinin değil, tüm mesleğinin en berbat günüydü bence. Kenarda büyük amaçlardan kopmuş, inançsız, amaçsız bir adam vardı dün. Montella’nın içine Kuntz kaçmıştı güya.

Engin Kehale: Karadağ’ın istediği oyunla buraya kadar

Santraya top konulduğu an, tüm koşullar aleyhimizeydi. Ağır bir yağış, dolayısı ile sırılsıklam, bir o kadar ağır ve berbat bir taban, fizikî olarak ragbi düzeyinde bir sertlik ile oynamaya istekli bir rakip. Bu kaideler altında kolay bir 90 dakika beklemek imkansızdı. Montella’nın 11 tercihlerinin de koşullara uygun olduğunu söylemek sıkıntı. Abdülkerim’in yokluğunda geride sol tarafın Emirhan-Eren’e emanet edilmesi ve ön tarafta uzun oynanıp top tutacak bir ismin olmaması, tahlil üretemediğimiz anlarda daima daha fazla probleme girmemize yol açtı.

Karadağ üstün mü oynadı? Doğal ki hayır lakin kolay bir planla, Eren’i boş bırakarak atağa gönderip, sonrasında gerideki alanda Krstovic’in birebirlerdeki fizik avantajıyla ve kapasitesinin de üzerindeki son vuruşlarıyla birinci yarıda 2, değişikliklerimize karşın ikinci yarıda 1 gol bulmayı başardılar.

Biz ise kendi oyunumuzu oynayamadığımız bir gidişatta bile aslında konum ve gol bulduk. Rakipten istatistik kağıdında her atak kategorisinde üstte olmamıza karşın skoru alamadık. Ceza alanı etrafı şutlarında biraz daha net vuruşlar yapabilsek, A Ligi’ndeki rakiplerimizi beklemeye geçebilirdik.

Çok güzel götürdüğümüz, daima bir şeyler vadettiğimiz Uluslar Ligi küme basamağı serüvenini, makûs kaidelere ve rakibe ayak uydurarak, liderliği altın tepsiyle Galler’e ikram ederek hayal kırıklığıyla bitirdik.