Küresel piyasalarda Fed gerilimi
Fed’in bu akşamki faiz kararında güçlü bir sıkılaştırma adımı atacağı beklentisi ABD’de tahvil getirilerinin yükselmesine neden olurken, Wall …
Fed’in bu akşamki faiz kararında güçlü bir sıkılaştırma adımı atacağı beklentisi ABD’de tahvil getirilerinin yükselmesine neden olurken, Wall Street Borsaları Salı günü düştü.
S&P 500 yüzde 1,13, Nasdaq 100 yüzde 0,85 kayıpla günü tamamladı. S&P 500 endeksi Ağustos ayında ulaştığı tepe seviyesinden yüzde 10’un üzerinde düşüş kaydetti.
ABD borsaları ilk vadeli işlemlerde sınırlı bir toparlanma eğilimi gösteriyor. ABD tahvilleri içinde Fed’in faiz kararlarına en hassas vade olan 2 yıllıkların getirisi yüzde 4’e yakın seyrediyor.
Salı günü yüzde 0,40 yükselişle 1.312,9 seviyesinden kapanan Bloomberg Dolar Endeksi rekor seviyesine yaklaşmış durumda. Asya’da borsaları, Wall Street’te Salı günü yaşanan kayıpları takip ediyor.
Japonya Merkez Bankası (BOJ) daha önceden duyurmadığı bir tahvil alım operasyonu ile yarınki faiz kararı öncesinde tahvil getirileri üzerinde yukarı yönlü baskılara karşı önlem almaya çalıştı.
Salı günü dolara karşı yüzde 0,4 düşen Japon yeni bu sabah kayıplarını koruyor. Japon Nikkei 225 endeksi de yüzde 1,32 aşağıda. Benzer şekilde Hong Kong Hang Seng ile Çin CSI 300 endeksleri sırasıyla yüzde 1,67 ve yüzde 0,98 düşüyor.
Ukrayna’da Rusya’nın kontrolündeki yönetimlerin seçim kararı alması ile jeopoitik tansiyonun yükselmesi de piyasalar üzerinde etkili oluyor.
Chicago Emtia Borsası’nda işlem gören Kasım vadeli buğday kontratlarının fiyatı yüzde 5’e varan bir artış yaşarken, mısır vadelileri de yükseldi. Hafta başından bu yana sınırlı yükselişini sürdüren Dolar/TL 18,30’un üzerine çıkmış durumda. Bitcoin 19 bin doların altında. Altın Fed kararı öncesi iki yılın en düşük seviyesine yakın.
Fed’den jumbo artış bekleniyor
Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin medyan beklentisi faiz bandının yüzde 2,25-yüzde 2,50’den 75 baz puanlık artışla yüzde 3,00-3,25’e yükseltilmesi yönünde. Ankete katılan 96 ekonomistin ikisi 100 baz puanlık faiz artışı öngördü. Beklentiler gerçekleşir ve 75 baz puanlık bir artış gelirse, bu, aynı büyüklükte arka arkaya üçüncü sıkılaştırma olacak ve politika faizi 2008 finansal krizi öncesinden bu yana görülmemiş seviyelere çıkacak.
Öte yandan Fed yetkililerinin tahminlerinin yansıtılacağı “dot plot” sıkıştırma döngüsünün bir sonraki aşamasını ortaya koyması açısından daha da büyük bir öneme sahip olacak. Son tahminlerin yayınlandığı haziran ayından bu yana enflasyonda kayda değer bir toparlanma yaşanmazken, enflasyonun düşürülmesi için işsizliğin hangi seviyeye çıkmasına göz yumulacağına dair beklentilerde de değişim söz konusu.
Deutsche Bank AG ABD ekonomisti Brett Ryan, “Daha yüksek faiz patikası, kesinlikle işsizlik üzerinde daha büyük bir etkiye sahip olacak. Fed’in yeni tahmininde işsizlik oranının yüzde 4,5’e yaklaşacağını öngörüyoruz. Yine ‘yumuşak iniş’ senaryosunu satmaya çalışacaklar, ancak işsizlik tahmininde artış, yüksek bir durgunluk riski anlamına gelecek” dedi.
‘Kriz kahini’ olarak bilinen ekonomist Nouriel Roubini de yıl sonuna kadar ABD ve dünyada 2023 sonuna kadar sürebilecek “uzun ve çirkin” bir resesyon öngördü. Ekonomide sert inişin gerçekleştiği en kötü senaryoda S&P 500 endeksinin yüzde 40’lık keskin bir düzeltme yaşayabileceğini öngören Roubini, “Daha ılımlı bir resesyonda dahi S&P 500 yüzde 30 düşebilir” dedi.