Davos 2023 başladı
Bu yıl “Parçalanmış Bir Dünyada İşbirliği” temasıyla 53’üncüsü düzenlenecek Dünya Ekonomik Forumu’nda liderlere “dünyanın karşı karşıya olduğu krizleri birlikte ele alma ve koordineli eylem planı geliştirme” çağrısı yapılacak. Gün boyu yapılacak…
İsviçre’nin Davos kasabasında 16 Ocak’ta başlayıp 20 Ocak’a kadar sürecek olan, birçok ülkenin ve uluslararası organizasyonun lideri ile iş dünyası temsilcilerinin yer alacağı forum, 130 ülkeden 50’si devlet/hükümet başkanı olmak üzere 2 bin 700’den fazla katılımcıyı bir araya getirecek.
Bloomberg HT canlı yayın ve röportajlarla zirvenin nabzını tutacak.
Davos’tan zirve hakkında bilgi veren Bloomberg HT Genel Yayın Yönetmeni Açıl Sezen, “Ana tema parçalanmış dünyada bir işbirliği. Geçen sene ilk defa ilkbaharda gerçekleştirilmiş zirvedeki tema da benzeri bir temaydı.
O zaman Ukrayna ve Rusya Savaşı yeni zamanlarıydı. Dolayısıyla çok farklı bir bakış açısı vardı. Küreselleşmenin tersine çevrilmesi, küresel ticaretin daha farklı tedarik zincirlerine doğru evrilmesi en temel temaydı. Omikron varyantından dolayı o zirvede ciddi bir katılım eksikliği yaşam yaşanmıştı. Bu sene katılım biraz daha fazla ama geleneksel Davos katılımcı profilinin bu sene de yakalanamadığı görülüyor. Az sayıda devlet başkanı var. Fakat, geçen Davos’a göre şirket katılımın arttığını görüyoruz. Özellikle Amerikalı şirketlerden çok sayıda üst düzey yönetici var. Geçen sefer bankacı CEO’ları katılmamıştı bu sefer hemen hemen bütün bankaların CEO’ları burada olduğunu söyleyebilirim” dedi.
“Enerji krizinin etkisi olarak Orta Doğulu katılımcı sayısında artış var”
Rusya’dan katılım olmadığını Çin tarafında ise düşük profilli katılım olduğunu altını çizen Sezen, Orta Doğulu katılımcı sayısında artış olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Orta Doğulu katılımcıların sayısının arttığını söyleyebiliriz. Bu sefer Davos’un profilinde belli miktarda katılımcıların profili değişse de ana temaya uygun yaklaşım olduğunu söyleyebiliriz. Diyalog kanallarının genişletilmesi için enerji krizinin etkisi olarak daha Orta Doğulu ülkelerle biraz daha sağlam ilişki kurulabilmesi için de biraz hassas davranılmış.”