Sahte sanıldı Auguste Rodin’e ait olduğu ortaya çıktı: Rekor fiyata satıldı
Düşünen Adam ile dünya çapında tanınan Fransız ünlü heykeltraş Auguste Rodin’e ait heykelin gizemli yolculuğu şaşırttı. dizlerini kucaklayan ve bir ayağını tutan bir kadın figürünü tasvir eden heykelin Rodin taklidi sanılıyordu ancak gerçek çıktı. Heykel dün yaklaşık 1 milyon dolara açık artırmada satıldı.

“Umutsuzluk” (Despair) adlı heykel, dizlerini kucaklayan ve bir ayağını tutan bir kadın figürünü tasvir ediyor. Ünlü heykeltıraşın 1892 yılında yaptığı bu eser, 1906 yılında bir müzayedede satıldıktan sonra ortadan kaybolmuştu.
Sahipleri “Umutsuzluk” adlı heykeli bir Rodin kopyası olduğunu düşünüyordu ancak eserin, altı haftalık bir araştırmanın ardından Komite Rodin tarafından orijinal olduğu onaylandı. Fransız müzayedeci Aymeric Rouillac, eseri “son derece nadir” bir eser olarak nitelendirdi ve heykel dün müzayedeye çıkarıldı.
Sanat dünyasını şaşırtan olayda heykel 982 bin dolara alıcı buldu. “Umutsuzluk”, Rodin tarafından Cehennem Kapıları serisi için bir dizi heykelin parçası olarak modellenmişti.
Yıllardır piyanonun üzerinde duran 28,5 cm yüksekliğindeki mermer heykelin sahibi olan aile, müzayedeci Aymeric Rouillac’a başvurduktan sonra Rouillac ve ekibi, eserin kökenini araştırmak için aylarca uğraştı.
Düşünen Adam
Auguste Rodin, 19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarında modern heykelin öncülerinden biri olarak kabul edilen Fransız bir sanatçıdır. 1840 yılında Paris’te doğan Rodin, geleneksel akademik heykel anlayışına karşı çıkarak insan bedenini ve duygularını gerçekçi bir şekilde yansıtmayı amaçladı. “Düşünen Adam”, “Öpüşme” ve “Calais’nin Burjuvaları” gibi eserlerinde insan ruhunun derinliklerini ve bedenin doğal hareketlerini etkileyici bir biçimde ortaya koydu. Klasik ideal güzellik yerine kusurları ve içsel çatışmaları da heykellerine taşıyan Rodin, dönemin sanat anlayışını köklü biçimde değiştirdi.
Rodin’in en kapsamlı çalışması olan “Cehennem Kapısı”, Dante’nin İlahi Komedya’sından esinlenerek tasarlanmış ve birçok ünlü figürü barındırmıştır. Heykellerinde yüzeydeki dokuları özellikle belirgin bırakması, ışığın oyunlarını ve figürlerin duygularını vurgulamak içindi. Sanat yaşamı boyunca hem eleştirilere maruz kaldı hem de büyük takdir topladı.